Kivi, potasyum, C vitamini, A ve E vitamini ve alfa linoleik asit açısından oldukça zengin, Actinidiaceae ailesine ait bir meyvedir. Kivi, lif bakımından zengindir ve antioksidan özelliklere sahiptir. Tüm faydalarına rağmen bazı kişilerde kiviye karşı alerjik reaksiyon gelişir. Kivi alerjisi olan kişiler, kiviye maruz kaldığında deride kızarık veya ağızda karıncalanma hissi yaşayabilirler. Bağışıklık sisteminin kivide bulunan bazı maddeleri olumsuz tepki vermesi alerjik reaksiyonu oluşturur. Kivi alerjisinde, genellikle diğer maddelere karşı çapraz reaksiyon gerçekleşir. Kivi alerjileri, oral alerji sendromunun yaygın bir nedenidir. Kivi alerjisi, özellikle çocuklarda, giderek daha yaygın hale gelen bir alerji türüdür. Kivi alerjisinin bu kadar yaygın hale gelmesinin nedenleri arasında; huş ağacı poleni, avokado, muz, çavdar tanesi ve fındık gibi diğer pek çok besin ve madde ile çapraz reaksiyona girmesidir. Çapraz reaksiyon, farklı alerjenlerin benzer özellikleri paylaştığı ve bağışıklık sisteminin bu alerjenlere yanı şekilde tepki verdiği durumlarda oluşur. Lateks alerjisi olan kişilerde de çapraz reaksiyon sebebi ile kivi alerjisi görülebilir.
Kivi Alerjisi Belirtileri
Kivi, ağız, dudak, dil ve boğaz çevresinde lokal alerjik reaksiyonları içeren bir oral alerji sendromunun yaygın bir nedenidir. Kivi alerjisinin genellikle ilk belirtileri ağızda ve çevresinde dikenli, kaşıntılı veya karıncalanma hissini içerebilir. Ayrıca, cildin meyve ile temas ettiği bölgelerde kızarıklık da olabilir. Bazı insanlar kiviyi yedikleri ilk zaman şiddetli reaksiyon belirtileri gösterebilir. Bununla birlikte, kişi meyveyi ilk kez yediğinde çok hafif tepkiler de verebilir ancak maruz kalmanın çok daha şiddetli semptomlara neden olduğu zamanlar da olabilir. Çoğu durumda kivi reaksiyonları ciddi değildir ve hafif bölgesel belirtilere sebep olabilir. Bununla birlikte, anafilaksi adı verilen alerjik şok meydana gelebilir ve yaşamı tehdit eden bir durum oluşur.
Kiviye karşı şiddetli reaksiyonlar şu belirtileri içerir:
- Hızlı kalp atışı,
- Nefes almada zorluk,
- Boğazda şişme, ağızda karıncalanma,
- Dilde, dudaklarda, boğazda uyuşma,
- Şiddetli karın ağrısı ya da krampları,
- Kan basıncında ani düşüş,
- Baş dönmesi veya bilinç kaybı.
- Bu belirtiler çok ciddidir ce acil tıbbi müdahale gerektirir.
Kivi alerjisinin hafif belirtileri ise şunları içerir:
- Egzama,
- Ağız, dudak ve dilde kaşıntı,
- Kızarıklık,
- Şişmiş cilt,
- Kurdeşen,
- Deri döküntüleri…
Risk Faktörleri
Kivi alerjisi olan kişiler genellikle diğer alerjenlere de duyarlı olurlar. Kivi alerjisinin en yaygın sebebinin olan oral gıda sendromu olması, kivi alerjisi olan kişilerin aynı zamanda bazı besinlere ve maddelere de duyarlı olmasına neden oluyor.
Kivi alerjisi olan birinin aşağıda sıralanan besin ve maddelere de alerjisinin olma olasılığı yüksektir;
- Lateks,
- Polen,
- Kestane,
- Avokado,
- Muz,
- Elma,
- Şeftali,
- Papaya,
- Ananas,
- Zeytin,
- Havuç
- Patates,
- Susam ve haşhaş tohumları,
- Fındıklar…
Kivi Alerjisi Teşhis ve Tedavisi
Kivi alerjisi belirtilerinden herhangi birini yaşadıysanız bir alerji uzmanına gitmeniz gerekir. Kivi alerjisinin hafif belirtileriniz yaşamış olabilirsiniz ancak bu durun bir sonraki reaksiyonun hafif yaşanacağı anlamına gelmez. Kivi alerjisi hayatı tehdit edebilecek durumlara da yol açabilir. Bu sebeple bir alerji uzmanına görünmeniz önemlidir. Alerji uzmanınız tıbbi öykünüzü aldıktan sonra alerji teşhisini koymak için birtakım testler yapacaktır. Alerji uzmanının yapacağı testler, belirtilerinize ve durumunuza göre değişkenlik gösterebilir. Alerjinin tedavisinde en etkili yol alerjik reaksiyona neden olan alerjenden uzak durmaktır. Kivi ve kivi içeren herhangi bir şey yememeniz alerjik reaksiyon geçirme oranınızı düşürecektir. Bununla birlikte kivi ile çapraz reaksiyona girebilecek ve sizde alerjiye neden olabilecek besinler hakkında da alerji uzmanınız size detaylı bilgi verecektir. Bir uzman yardımı ile oluşturacağınız alerji yönetimi planı ile hayat kalitenizi düşürmeden rahat edebilirsiniz.